İKİZ COCUK YETİŞTİRİRKEN  DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

İKİZ COCUK YETİŞTİRİRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Çocuk sahibi olmak her evli çift için yeni bir aile düzenine uyum sağlamayı gerektirir. Dolayısıyla anne baba mutlu bir çift ise, daha önce yaşadıkları sorunlara ortak çözüm üretebilmişlerse, uzlaşabiliyorlarsa, esnek iseler ve birbirlerini destekleyen, takdir edebilen bir ilişkileri varsa ister tek istek ikiz çocukları olsun ona veya onlara mutlu bir aile ortamı sunabileceklerdir.

Ancak ikiz çocuk yetiştirmek demek aynı anda iki çocuğun birden bakımını ve sorumluluğunu üstlenmek demektir. Sadece besleyip büyütmek değil sevgi ve disiplin vererek ayrı ayrı topluma kazandırmaya kadar geçen sürede çok sayıda birçok sorumlulukları yerine getirmek için çaba göstermek demektir. Bu da onlar için hem fizyolojik hem de psikolojik açıdan zor bir süreçtir. Dolayısıyla ikiz çocukları olan anne ve babanın bu sorumlulukları paylaşmaları gerekir.

ANNE BABALAR İKİZLERİ OLDUĞUNDA İLK OLARAK KEŞFEDİLECEK

1 DEĞİL 2 AYRI HAZİNE KUTULARI OLDUĞUNU DÜŞÜNSÜNLER…

Zira ikiz çocuklar ister tek yumurta ister çift yumurta ikizleri olsunlar birbirlerine özel bir bağ ile bağlı oldukları halde ayrı ve farklı birer bireydir. Dolaysıyla onlara iki farklı insan ve özel olduklarını hissettirip yaşatmak gerekir. Böylece kendilerini farklı algılayabilirler.

KENDİLERİNİ FARKLI ALGILAMALARI İÇİN…

  • Onlarla ilgili tek bir kişiymiş gibi ikizler diyerek konusmak yerine isimlerini kullanın.
  • Mümkünse birbirine çok benzer isimler koymayın.
  • Aynı oyuncakları alıp aynı giysileri giydirmeyin onların tercihlerine göre hareket edin.
  • Mümkünse farklı sınıflarda okutun. Ama anaokulu na ilk basladıklarında hem evden hem ikizinden ayrılmak bazı çocuklara zor gelebilir. Bu durumda eğer çocuklar anaokulu dönemine kadar bağımsız hareket etmeyi öğrenmişse, biri diğerinden zihinsel ve sosyal duygusal gelişim açısından çok farklı değilse aynı sınıfta olmalarında sakınca olmayabilir. Ancak ilkokul itibarı ile ayrı sınıflarda olmaları daha uygundur.
  • Gelişimlerini takip edin, bireysel yatkınlıklarını farkedin.Gelişmesi gerekli yönlerini görüp o alanlarla ilgili destekleyin.
  • Birlikte katılarak rekabet yaşayacakları ortamlardan uzak tutun.
  • Bireysel yatkınlıkları doğrultusunda farklı ilgi alanları olmasını destekleyin.
  • Aynı spor dalına yönlendirmeye, aynı arkadaş gruplarında ve sosyal ortamlarda olmalarına uğraşmayın.
  • Ayrı arkadaşlık ilişkileri kurmalarına yönlendirin.
  • Kendilerine ait özel eşyaları oyun alanları olsun. .
  • Doğumgünlerinde farklı hediyeler alıp farklı pastaları üfletin.
  • Herbiri ile birebir zaman geçirin. Bu süreçte hem onun hoslanabileceği hem de sizin sevdiğiniz bir aktiviteyi paylaşın.
  • Ayrıca ailece etkinlikler yapın ama bu alanlar rekabet yaratacak ortamlar yerine birlikte eğlenecek ortamlar (piknik, parti vs) olsun. Grup olarak hareket edebilin.
  • Cocuklarınıza yaş ve kişilik özellikleri doğrultusunda sorumluluklar verin.
  • Birini diğerine örnek göstermeyin ve kıyaslamayın. Birinin diğerine abla ya da ağabey gibi tavır takınmasına baskıcı davranmasına izin vermeyin.
  • Eşit hak ve özgürlükler tanıyın. Aynı zamanda hak edene hak ettiği şekilde davranın, hak ettiği fırsatları verin.
  • Onlarla yardımlaşma, dayanısma ve işbirliği yapın ve birbirleriyle de yapmalarına yönlendirin. Olumlu davranışlarını birlikte alkışlayın.
  • Geliştirmelerini istediğiniz olumlu davranışları annebaba olarak siz onların önünde sergileyin. (birbirinizi dinlemek, uzlaşmak, işbirliği yapmak vs) Onlara örnek olun.
  • Kavga ettiklerinde, birbirlerine şiddet uygulamadıkça, birbirlerine zarar vermedikçe müdahale etmekten kaçının, taraf tutmayın. Ancak kavga sonrası çocuklarınızı ayrı ayrı nasıl uzlaşabilecekleri hakkında düsündürüp çözümler ürettirin, duygularını ifade etmelerine olanak sağlayın.
  • Bazı ailelerde ikizler, doğdukları andan itibaren anne veya baba tarafından sahiplenilmiştir. Veya bir tanesi hem anne hem de baba tarafından tercih edilir. Tercih edilen gelişir, ilerler, diğeri sönük, silik, güvensiz olabilir, tüm gelişimi etkilenebilir. Ailede ikili veya üçlü pozüsyonların dörtlü ye çevrilmesi gerekir. Bazı hallerde de ikizlerin birinde bir yetersizlik ya da sakatlık olabilir, bu çocuğun üzerine çok düşülüp diğeri ihmal edilebilir. Bu ailelerde iki çocuğa da koşullar açıklanmalı, her biri becerilerine göre yönlendirilmelidir.

EĞER BİRBİRLERİNİ AŞIRI KISKANIYORLARSA

KENDİNİZE ŞU SORULARI SORUN?

  • İkizlerden biri ile daha olumlu özellikleri (fiziksel görünüş, becerileri vs) nedeniyle daha mı fazla ilgileniyorum?
  • İkisine de ayrı ayrı özel zaman ayırabiliyor muyum?
  • Anne Baba olarak ikimiz de ikisiyle de ilgileniyor muyuz?
  • Karı koca ilişkimiz mutlu mu?
  • Acaba birine diğerine göre daha güçsüz veya sorunlu gördüğümüz için daha korumacı, ilgili mi davranıyoruz?

Kardeş çatışmaları aslında çocukların uzlaşmayı, anlaşmayı ve empati kurmayı içeren sosyal ilişkilerini geliştirmeleri için bir ortam da sunmaktadır.

Bu durum sürekli olursa kıskançlık çocuğun içini kemirmeye başlar. Çocukların kıskançlıklarını tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir, ama onlara kıskançlığı belirli sınırlar içinde tutmalarında ve bu duyguyu kendi lehlerine çevirmelerinde yardımcı olmak olasıdır.

KISKANÇLIKLA BAŞA ÇIKABİLMENİZDE YARDIMCI OLACAK ÖNERİLER

Çocuğunuzun bakış açısını kabul edin. Anne babalarda çocuğun kıskançlığını mantıklı bir tartışma ile giderme eğilimi vardır. Ama bu yöntem her zaman işe yaramaz. İçi gıpta ile dolu olan bir çocuğa, yapacağınız açıklamaların etkisi olmayabilir. Çünkü kendi hissettikleri ona çok doğal görünmektedir. Kıskançlık duygusu ile dolu olan bir çocuğun aslında anne babasından duymak istediği şeyler bu duygunun onlar tarafından dinlenmesi ve anlayışla karşılanmasıdır.

Çocuğunuzun duygularına yönelin. Çocuğun gerçekten neyi kıskandığını belirlemek için sabırlı olmak ve onu dinlemek gerekir. Çocuğa bu duygunun nasıl bir duygu olduğunu sorun. Çoğunlukla bu soruya “üzüntü” ya da “sinirlenme” diye cevap verecektir. Çocukların kıskançlık duygularını dolaylı yollarla ifade etmeleri de doğaldır. Örneğin arkadaşında gördüğü ve gıpta ettiği bir bisikleti kıskandığı zaman bu hissini çekingenlikle veya düşmanca bir tavırla gösterebilir

Siz kendi kıskançlığınıza hakim olmayı öğrenin. Aileler bazen farkında olmadan kıskanç bir tavırda bulunabilirler. Örneğin, çocuğunuz sizi komşunuz yeni bir araba aldığında veya iş yerinizde bir arkadaşınızın terfi alması nedeni ile üzgün görürse, kendisi de sizi örnek alacaktır. Çocuklardan gerçek duygularımızı saklamamız doğru bir davranış değildir. Ama yine de kendimize acıma ve hırs gibi duygularımızı onlara göstermekten kaçınmalıyız.

Çocuğunuza sizin için özel olduğunu hissettirin. Başkalarına gıpta etmeyi alışkanlık haline getiren bir çocuk çoğu zaman kendini rakiplerine göre aşağı görme eğilimindedir. Bu durumdaki çocuk için en önemli ihtiyaç büyük dozda verilecek olan aile ilgisi, onay ve destektir. Ailesi tarafından değerli olduğundan emin olan çocuk, başkalarının sahip olduğu şeyleri kıskanmaktan vazgeçecek, daha da önemlisi zamanla kendi kendine cömert ve kibar davranışlar geliştirecektir.

En baştan başlayın. Kardeşler arasında anlaşmazlığın çıktığı saatlere dikkat edin. Gözlem yapın ve hangi zamanda ve hangi nedenle kavgaların daha sık çıktığına dikkat edin. Yatmadan önce mi? yemekten önce mi? oyuncakların paylaşılması konusunda mı? Birlikte zaman geçirirken mi? Bu süreci belirleyin. Yemek saatini öne alabilir, açlığın çocukların sinirlerini bozmasını engelleyebilirsiniz. Birlikte oynarlarken bir süre sonra planlanmış bir zaman olmadığı için zorlanıyor olabilirler, bu süreyi takip edebilirseniz, sıkıldıkları zaman gelmeden onları yeni bir oyuna ya da evdeki sorumluluklara yönlendirerek kavganın çıkmasını engelleyebilirsiniz.

Hakemlik yapmayın: Her probleme karışmanıza gerek yoktur. Genellikle odadan çıkarsanız, çocuklarınız siz olmada da problemi çözeceklerdir. Eğer orada kalırsanız galibi ilan edene kadar kavgayı uzatacaklardır. Ama birinin diğerinin canını acıttığı durumlarda genellikle can acıtana açıklamalar yapmak, nasihat etmek ve ona uyarılarda bulunmak yerine, dikkatinizi canı acıyan çocuğa vermek, onun acıyan yeri ile ilgilenmek ve onu avutmak daha etkili olacaktır. Sizin ilginizi can acıtarak alamayan çocuğunuz daha fazla ilgiyi kardeşinin almaması için bu olumsuz davranışı tekrarlamayı tercih etmeyecektir.

Olumlu iletişimi destekleyin: Onların birbirleriyle iyi geçinme ve çözüm bulma konusundaki yeteneklerini onaylarsanız size inanacaklardır. Devamlı kullandığınız cümlelere şunları ekleyin. “Sizin ikinizin bunu halledeceğinizi biliyorum.” ve “ Eminim bir çözüm bulacaksınız. Problem durumu önceden sezdiyseniz, hemen atlayıp çözümü vermeyin. Fikriniz ne olursa olsun kimseyi mutlu etmeyecektir. Ama çözüm için öneri verip, sonucu onların bulmasına izin verebilirseniz.

Şikayeti Engelleyin: Çocuklar her zaman ebeveynlerine koşmadan da problemlerle baş edebileceklerini öğrenmelidirler. Evinizde size haber verilmesi gereken durumlarla ilgili kuralları belirleyin ve bunun dışındaki anlaşmazlıkların size haber verilmesini engelleyin.

Olumlu ilgi gösterin: Çocuklarınız birlikte güzel bir şey yapıyorlarsa, onları övmeyi ve yüreklendirmeyi alışkanlık haline getirin. Onlara vereceğiniz övgü, olumlu davranışlarını pekiştirmede her türlü azardan daha etkilidir.

Çocuklarınıza farklılıkların bize kattığı zenginliği öğretmeye çalışın. Herkesin duygu ve ihtiyaçlarının farklı olabileceğini, farklı bireyler olmanın güzelliğini vurgularken sizin de o ihtiyaçlarını önemsediğinizi yaşatın onlara.

İkiz çocuk büyütmek maddi ve manevi açılardan yorucu ve çok sorumluluk gerektirse de aileler genelde ikizleri olduğu için memnuniyet ifade etmekte, çocuklarının doğduklarından itibaren hayatı paylaşarak büyümelerinin kişiliklerinde olumlu etki bıraktığını, annebaba için de en eğlenceli yanının bu diyoloğa, ilişkiye tanıklık etmek olduğunu belirtiyorlar. Yetişkin ikizler de ikiz olmanın en güzel tarafının doğuştan itibaren hep yanında bir arkadaşın olması olarak ifade ediyorlar.

Uzm. Psk Gülgün Zeytinoğlu